Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları
Dairesi : YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
Esas No : 1984/13-43
Karar No: 1985/498
Tarihi : 22.5.1985
Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 3. Asl Hu¬kuk mahkemesince davanın reddine dair verilen 19.11.1982 gün ve 1982/385-1985/568 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk dairesinin 18.3.1983 gün ve 629-1965 sayılı ilamı ile; ( ...Davalının 1978-1979 ve 1980 yıllarında ikişer dönem turistik tesis¬lerde kaldığı ve indirimli tarife üzerinden toplam 27.000 lira ödediği uyuşmazlık konusu değildir. Ta¬raflar arasındaki uyuşmazlık ikinci dö¬nemlere ilişkin ücretin hangi tarife üzerinden ödenmesi gerektiği ve davacının daha sonra aradaki ücret farkını isteyip istemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.Davacının dayandığı Encümen kararlarında ve turistlik tesislerle ilgili talimatlarda te¬sislerden yararlanacak kişiler, yararlanma süreleri, ödenmesi gereken ücretler, başvurma usulleri ve uyulması gereken koşullar açıkça belirlenmiş bulunmaktadır. Davacı Belediye bir kamu kuruluş olup, topluma sunduğu hizmetin genel şartlarını önceden belirlemek görev ve yetkisine sahiptir. Hizmetten yararla¬nan kişiler bu şartları kabul etmiş sayılırlar. Bu tür söz¬leşmeler ( iltihaki sözleşme ) olarak nitelendi-rilmektedir. Hizmetten yararlanan kişi ile idare arasında bu koşullar altında sözleşme ilişkisi kurulmuş sayılır. Yanlışlıkla veya bir görevlinin göz yumması sonucu eksik ücret alınması durumunda, hizmet¬ten yararlananın tarife gereğince ücret ödeme borcu ortadan kalkmaz.Tahsis talimatının 7 nci maddesinin ( b ) bendinde Belediye muhaberlerine de tahsis ya¬pılacağı öngörülmüş ise de, aynı talimatın 6 ncı maddesinin 2 nci fıkrasında, ( b ) bendinde adı geçenlerin ikinci devre oturmaları halinde kendilerinden hak tarifesi üzerinden ücret alına¬cağı açıklanmıştır.Bu durumda davalının ikinci devreler için hak tarifesi üzerinden ücret ödemesi gerektiği halde kendisinden talimatnameye aykırı olarak eksik ücret alındığı anlaşılmaktadır. Ne var ki bu ödemeleri tahsil eden tahsildarın Belediye adına irade beyan etmeye yetkisi yoktur. Bu bakımdan, makbuzlarda ihtirazi kayıt bulunmaması, davacı belediyenin hakkını ortadan kal¬dırmaz. Davalı, davacı Belediyenin yetkili organının kararı ile ikinci dönemlerde de indirimli tarifeden yararlandırıldığını ispat etmiş de¬ğildir. Kaldı ki, belediye meclisi üyesi ve aynı za¬manda belediye muhabiri olduğunu bildiren davalı, tesislerde kaldığı ikinci dönemlerde indi¬rimli tarifeden yararlanamıyacağını bilebilecek durumdadır.Mahkemece, yukarıda açıklanan yönler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekir¬ken, ilamda yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır... ) ge¬rekçesiyle bozu¬larak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mah¬kemece önceki kararda direnilmiştir.Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anla¬şıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma ka¬rarında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kara¬rına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı¬dır. bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.'nun 429 uncu maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.5.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Comments